Alsace ve Almanya Gezisi – Hazırlık
Kafaya yurtdışı şarap gezisi yapmayı koymuştuk; bağlara karşı artan ilgimizi bu şekilde taçlandırmak istedik. İlk yaptığımız iş dünyanın önde gelen şarap bölgelerini araştırmak, en yakın havalimanlarını belirlemek ve bilet fiyatlarını kontrol etmek oldu. Alsace Şarap Yolu’na yakın olan İsviçre-Fransa sınırındaki Basel Havalimanı’na uygun fiyatlı iki bilet bulunca, kararımız netleşti. Biraz daha araştırma yapınca, araba kiralamadan gezmenin zor olacağını anladık, ardından Rentalcars üzerinden araba kiraladık. Madem araba kiralıyoruz, o zaman sadece Alsace ile sınırlı kalmayalım, Almanya’nın güneybatı bölgesini de gezelim, Ren ile Mosel nehirlerini görelim dedik.
Sıra kalacak yerleri ayarlamaya gelmişti, önceliğimiz Airbnb üzerinden kalacak ev var mı diye bakmak oldu, ne yazık ki çok merkezi yerlere gitmeyeceğimiz, köy/kasaba dolaşacağımız için pek fazla kiralık ev bulamadık. Bunun üzerine Booking’e kendimizi attık. Fiyat/performans oranını beğendiğimiz otellerdeki müsaitlik durumuna göre kalacak yerleri ayarladık ve Viola! Gezi rotası şekillenmişti:
* EuroAirport Basel, Fransa
* Nothalten, Fransa
* Strazburg, Fransa
* Rüdesheim am Rhein, Almanya
* Cochem, Almanya
* Colmar, Fransa
Önce 3 gün boyunca Alsace bölgesinde kalıyor, sonra Strazburg’a uğruyor, 4 günü Almanya’da geçirmemizin ardından, Colmar’a gidip 2 gün dinleniyor ve tekrar Basel’den Türkiye’ye geri uçuyorduk bu plan dâhilinde. Yaklaşık 850 km. gösteriyordu bu rotayı Google Maps.
Google üzerinen “Alsace Wine Route”, “Alsace Wine”, “Alsace Riesling”, “Mosel Wine”, “German Riesling” tadında anahtar kelimeleri kullanarak karşıma çıkan siteleri bir bir inceledim. Özellikle gezi bloglarına baksam da karşıma çok yararlı bilgiler çıkmadı. En çok Paul’s Travel Pics isimli sitenin 24 günlük tatil anılarını içeren gezi yazısından yararlandım. Eh genel olarak görülecek, gezilecek önemli yerleri, yemek yenecek üç beş restoranı belirlemiştik; ünlü şarap üreticilerinden birkaçını da tespit etmiştik.
Sıra daha az bilinen şarap üreticilerini bulmakta, hangi rekoltelerin daha iyi olduğunu araştırmakta idi. İlkin Vivino’ya başvurduk, Alsace ve Almanya şaraplarını en yüksek puanlıdan en düşük puanlıya doğru sıralattık. Belirli bir puanın üstündeki tüm üreticileri ise sitelerine girerek inceledik. Decanter ödüllerine baktık, gezeceğimiz bölgeden kimler hangi ödülleri almış onu öğrendik. Cellartracker’da biraz gezindik. Şarap hakkında yazan köşe yazarlarının yazılarını inceledik, mesela Vedat Milor’un aşağıdaki üç yazısı gezinin Almanya ayağı için güzel bilgiler ihtiva ediyordu:
* Masal Dünyasında Rüya Gibi Şaraplar
* Masal Dünyasında Şaşırtıcı Yemekler
* Alman Riesling Şarapları Zarafetiyle Dünyada Rakipsiz
Gezilecek üreticiler listesi baya kabarmıştı, ancak bununla yetindik mi dersiniz? Tabii ki hayır! Şarap konusunda damak tadına güvendiğimiz Agos’taki Obur köşesinin sahibi Levon Bağış, Milliyet’teki Şişedeki Balık köşesinin yazarı ve Gusto Şarap Kurslarından hocamız Mehmet Yalçın ve hem yemek hem de şarap konusundaki değerlendirmelerine güvendiğimiz Fahri Gediz’e mesajlar yollayarak, gideceğimiz bölgeler için bizlere önerilerde bulunmalarını rica ettik. Hepsi de büyük bir incelik gösterip sorularımızı yanıtladılar; özellikle Levon Bağış’ın Almanya için önerdiği şarap üreticileri çok ama çok işimize yaradı. Adı geçenlere buradan bir kez daha teşekkür etmek isteriz.
Gezi planının son aşaması ise şarap üreticilerine tek tek e-posta yollamak ve tadım için randevu almaktı. Bu amaçla örnek bir e-posta kaleme aldık, bizimle ilgilenecek kişinin adını belirtmelerini, güncel fiyat listelerini yollamalarını, tadım yapmanın ücretli olup olmadığını ve hangi saatlerde ziyaret için müsait olduklarını sorduk. Bu metni, üretici adının yer aldığı bölümü değiştirip yaklaşık 30 ayrı yere yolladık. Kimisi çok samimi geri dönüşler yaptı, bazısı soğuk ve matbu cevaplar verdi. Sonuçta, cevapları hoşumuza gidenler için rezervasyonları kesinleştirdik.
Sonra mini bir tatil rehberi hazırladık, her günün planını detaylıca sayfa sayfa yazdık, hangi şarapçının kaçta ziyaret edileceği, nerede yemek yeneceği gibi bütün ayrıntılar mevcuttu. Gideceğimiz yerlerin adreslerini açık açık ekledik ki GPS yardımıyla buralara rahatça ulaşabilelim. Bu mini rehber de hazırlandıktan sonra geriye sadece uçuş gününü beklemek kalmıştı. Çok heyecanlıydık!
Alsace has so many great wines to taste like the Gewurztraminer or the traditional field blends.
Thanks for your contribution.